Sevgili Kardeşim;
Postacıların artık sadece fatura getirdikleri şu günlerde, gönderdiğin mektubu
almanın mutluluğunu yaşıyorum.
Uzun
zaman oldu sen buralardan gideli…Biliyor musun sen gittikten sonra buraları çok
değişti.Çorlu koskocaman bir metropol oldu.Hem de öyle varoşlarla çevrilmiş bir
metropol değil ha...Alt ve üst yapısı buna
hazır olduğu için çok düzenli bir yerleşim birimi artık….Her yer tertemiz ve
yemyeşil.Hava kirliliği tarihe karıştı.Çok iyi yönetildiğinden, sosyal ve
kültürel alanlarda İstanbul’ la yarışır hale geldi.Eh bu düzen de herkese
olumlu yansıyor tabii.İnsanlar güler
yüzlü, kimse kimseye saygıda kusur etmiyor.Halkımız sivil toplum örgütlerinden
en az birine üye olarak dayanışmanın, birlik ve beraberliğin en güzel
örneklerini sergiliyor.Tiyatro ve sinema salonlarımız kapalı gişe
oynuyor.Gençler ise kitap okuma yarışında…Sürekli bilgi olarak
doyurulduklarından üretmek için her fırsatı değerlendiriyorlar.Sporun ve
sanatın her dalıyla ilgileniyor, büyük başarılara imza atıyorlar.Yollarımız tertemiz, sabun kokuyor.Çünkü her gün deterjanla
yıkıyorlar.Geçen gün adamın biri yola tükürdü( yanlışlıkla tabii) adamcağız
nasıl özür dileyeceğini bilemedi; hemen mendiline sarılıp silmeye kalktı.
Anlayacağın
hepimiz çok mutluyuz, yaşama sevinciyle doluyuz……Demeyi çok isterdim.
Ah güzel
kardeşim! Ne yazık ki artık kalabalıktan sokakları göremiyorum.Sokaklarda telaşlı
ve kaygı yığını insanlar oradan oraya koşuşturuyor.Moral değerlerimiz gün
geçtikçe tükeniyor.Hemen herkesin gözlerindeki sevgi kaybolmuş.Selam yok, hal
hatır sormak yok.Kimse yanındakinin gözyaşıyla ilgilenmiyor.Genç kuşak sanal
alemde günü birlik yaşam tarzına ciddi bir şekilde sürükleniyor.Ve en kötüsü
insanlar artık sorunlarını konuşarak çözemiyor.Sorun çözmenin yeni formülü
kavga..Herkese ‘’benmerkezci’’ bir yaşam tarzı ve ‘’düşene bir tekme de sen vur
ki kalkıp yoluna çıkmasın!’’ zihniyeti hakim.’’Bir fincan kahvenin kırk yıl
hatırı vardır’’ veya ‘’ Komşu komşunun
külüne muhtaçtır’’ gibi atasözlerimiz naftalin kokan ninniler olarak
algılanmakta…
Bense sevgili
kardeşim korku ve kaygı içindeyim..Kızım taciz edilecek, oğlum bir suçlu
tarafından yaralanacak kaygısıyla ve gençlerimizi bu suç batağına iten düzenin
getirdiği acıyla kıvranmaktayım.Ama yine de umudumu yitirmiyor, hayallerimden
vazgeçmiyorum.Beni hayata, şairin ‘’Güzel günler göreceğiz’’ dizesindeki umudu
bağlıyor.
Bana gene mektup
yaz olur mu? Çünkü telefon ve internet mektubun yerini tutmuyor.Çünkü mektupla
kendimi daha iyi anlatıyor, seni daha iyi anlıyorum.Her ne kadar şimdi cep
mesajlarda ve e- postalarda çok modern ( mrb, slm, nbr?, ii sn?, ok.. gibi)
şaheser anlatımlar olsa da biz gene eski
usul haberleşelim….
Cevabını
bekliyorum canım kardeşim..Sevgi ve sağlıkla kal…
Ablan