Başkasının etiketlediği defter olmayın, duygularınızın adını kendiniz koyun. Sayfalarınızı siz yazın,
Yaşamınızın boşluklarını kalbinizden geçenlerle doldurun,
Aklınızdakini kalbiniz onaylamıyorsa diliniz tutulsun, konuşmayın.
İçinizdeki tanrıya inanın.
Kendi yaşamınızın gerçek kahramanı siz olun,
Coşkularınız bir şelale, üzüntüleriniz çatlaklarda kaybolan su olsun,
“Aşk”ı çıplak alın, onu öyle giydirin ki AŞK olsun,
Karanlığınıza sızan ışığın kaynağına ulaşmak için karanlığınızı yırtın,
Yırtın ki hücrelerinize kadar aşk dolsun.
Geçmişe takılmadan, yarını beklemeden “bugün” sizin olsun.
Öyle dans edin ki tüm duygularınızın ifadesi olsun,
Kendinize engel olmaktan vazgeçin ki;
“Artık hissedemem” dediğiniz duygularınız sel olsun,
Kaybettiğiniz aşk kokusu burnunuzun direğini kırsın,
Korktuğunuz mutluluk duygusu paraşütünüz olsun.
Tene değil cana talip olun..
“Canımm” derken ruhunuz titrediğini hissedin.
Onunlayken akreple yelkovana döndüğü için düşman olun,
Mutlu etmeye çalışmak yerine mutlu olmayı hedefleyin,
Çünkü sizde olmayanı paylaşamazsınız.
Korkmadan ve hesap yapmadan tüm benliğinizle aşka uçun.
“Aşka uçmayın kanatlarınız yanar” diyen Şirazi’ye,
“Aşka uçmazsanız kanat neye yarar?” diyen Mevlana olun,
Ve konağınızı sevdiğinizin gönlüne inşa edip “aşka vardıktan kanadı kim arar “ diyen Yunus Emre olun.
Unutmayın !
Hayatınızın merkezinde siz varsınız. Ve teksiniz !
6.11.2021-Çorlu
