İşin mutfağında çalışıyoruz; kokunun, çöpün, gübrenin(*), pisliğin içerisinde… Basın toplantılarında kurabiye yerken anlatmaya vaktimiz olmadı! Kusura bakmayın!
Yıllardır süren ve son günlerde tekrar gündeme gelen #KOKU meselesi ile ilgili olarak;
12 Ağustos gecesi için Çorlu Kent Konseyi Çevre ve Sağlık Çalışma Grubu, Çorlu Belediyesi ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü bir arada; bölgede hem keşif, hem de bakanlığın baca denetlemelerini takip etmek üzere plan yapıldı:
1- Çorlu Kent Konseyi Çevre ve Sağlık Çalışma Grubu Başkanı Murat Sevgi,
2- Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt´un da içinde bulunduğu belediye ekibi,
3- Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Kaan Sinan Tohumcu´nun da bulunduğu Bakanlık ekibinin katılımıyla sahaya çıkılacaktı.
Bu plan; Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Kaan Beyin isteği ile bir gün önceye alındı.
11 Ağustos gecesi sabaha kadar süren fabrika denetlemesine Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt katıldı.
Bir gün sonra, 12 Ağustosta (ilk planlanan tarihte) tekrar aynı bölgeye çıkıldı.
Bu sırada Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü´ne bağlı iki ekip; fabrika denetlemelerindeydi.
Ekiplerden birinde İl Çevre Müdür Yardımcısı Yalçın Karaca da bulunuyordu.
Çorlu Kent Konseyi´nden ben ve Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt´un bulunduğu ekip, Yalçın beyin denetleme ekibi ile bir araya geldik.
Gece saatlerinde başlayıp sabaha kadar süren keşif ve denetleme faaliyetinde; burada baca gazı ölçümleri yapılmaya devam edildi.
Ayrıca bu çalışmalarda sadece kent konseyini değil, görev tanımı bölge sınırlarının da ötesine ulaşan Trakya Platformu´nu da temsil ettiğimi belirtmem; Trakya Platformu´nun bilim ve hukuk kurullarında, gönüllü organizasyonlarında mücadele veren çevre ve doğa savaşçılarının emekleri adına bir borç!
İşte, son haftanın özetinin bir kısmı…
ÇORLU´da KOKU ve KİRLİ HAVA MESELESİ:
Çorlu, Ergene, Çerkezköy, Marmaraereğlisi ve çevresindeki kirli hava ve koku konusundaki bazı yanlış bilgileri ve tanımlamalara açıklık getirmek adına sorunları kataloglamak gerekli hale geldi. Çeşitli kaynaklardan yayılan bu koku ve kirlilik bölge insanı ve yaşam şartları açısından dayanılmaz seviyeye geldi.
Bu durumun devam etmesi halinde yakın zamanda kitlesel tahribatlar beklenebilecek riskler arasında.
Halkın tepki göstermemesi bu tür sorunları yaratanlara ve denetlemesi gerekenlere esnek bir davranış alanı veriyor gibi gözüküyor.
Uyarılmadan, şikayet beklemeden, görevleri gereği müdahale etmesi gerekenler burada ihmal, hatta işlem yapmamaktaki kasıt nedeniyle görevi kötüye kullanma suçu işliyorlar.
YANIK PLASTİK KOKUSU:
1- Tekstil fabrikalarını da havlı kumaşların traşlanması sırasında ısıyla kesim yapılıyor.
2- Tekstil fabrikalarındaki RAM makinelerinde kumaşın ısıl işleminde kavrulan plastik-polyester elyafın ürettiği gazlar.
3- Çorlu´nun Çerkezköy yolu üzerinde atıktan alüminyum külçe üreten metal geri dönüşüm işletmeleri var. Bu işletmeler kola kutularını eritiyor. Bu kutuların içi plastik, dışı boya kaplı.
4- Plastik polyester malzemeden ısı izolasyonu malzemesi, yalıtım malzemesi ve sünger üreten işletmelerden yayılan gazlar.
5- Çalıntı kablolardan ve hurda kablolardan bakır telleri ayırmak için yakan korsan atık depoları var.
KİMYASAL KOKUSU:
1- Tekstil fabrikalarında bazı proseste solvent kullanılıyor. Bu malzeme buharlaşan bir kimyasal. İşletmenin içinde de aktif etkili bir zehirleyici.
2- Endüstriyel kimyasal üreten, paketleyen (bidonlayan) ve bizzat üreten tesisler. Bu işletmelerde bizzat kök kimyasal buharlaşıyor.
BACALAR:
1- Normal zamanlarda kullanılmayan yakıtlar kullanılınca.
2- Endüstriyel atıklar yakılınca,
3- Petrol rafinerisi atıkları yakılınca.
GECE SAATLERİNDE, GÜN IŞIYINCAYA KADAR SÜRÜYOR.
Ergene kolları ve deri fabrikalarının Sağlık Mahallesi, Cumhuriyet Mahallesi ve Çorlu’nun şehir merkezinden de hissedilen koku kaynakları:
1- Ergene nehri ve kollarında rüzgârsız havalarda yoğunlaşan koku öbekleri hafif rüzgarda insanlara ulaşıyor.
2- Ergene ve kollarının kıyısındaki fabrikaların kimyasal atıkları akarsulara verilmesi ile buharlaşan kimyasal koku üreticileri...
3- Deri fabrikalarından aldıkları atıklardaki yağı ayrıştırmak için kaynatan korsan geri dönüşümcüler var. Bu işlem yapılınca leş kokusu ve yanık yağ kokusu geliyor.
4- Arazi içerisinde rastgele dökülmüş bazı atıkların delilleri yok etmek için kasten yakılması da çok görülüyor. Bu tür atıklar genelde polyester-plastik atıklar için uygulanan bir yakma işi.
5- Sert ve uzun süreli lodos esintilerinde ters basan lağım kanalları sokaklardaki mazgallardan lağım kokusu salıyor.
KÖMÜR KULLANIMI:
Hiçbir açıklamaya gerek bırakmadan ´kömür´ zaten başlı başına kendisi bir sorun ve müstakil bir çözümsüzlük konusu olarak duruyor. (Ayrıca ele alınacaktır.)
SON OLARAK ORMAN YANGINI:
Ne kokuyor diye sorarken Türkiye´nin güney illerinde yaşanan orman yangınlarının atmosfere taşınan küller hava hareketleri ile bölgemize kadar geldi ve şu sıralar Trakya üzerinde tarlaların, şehirlerin üzerine çökmeye başladı.
Bacalardan çıkan atık gazlarla beraber atmosfere karışan; başta kükürt-sülfür bileşikleri olmak üzere her yanma işlevinin çıktısı gibi orman yangını nedeniyle hava ile taşınan küller de zarar verici etkilerini her yerde gösteriyor.
1- Kuru havadaki kimyasalları, kül partiküllerini (toz parçacıkları) soluyan astım, KOAH ve nefes ile ilgili kronik hastaların doktorlarının uyarılarını dikkate almaları şart.
2- Yüksek nem ve yağmur ile birlikte bu kimyasal ve kül partiküllerinin aside dönüşerek; hem nemli havadaki asılı asit damlacıkları, hem de asit yağmurları nedeniyle zarar verici etkileri görülecektir.
Başta ağaçlar, ekili alanlar ve şehirlerde araçların üzerinde fark edilebilecek düzeyde kirlilik yaşanmaya şimdiden başladı. Yağmur sırasında araçlar geçerken yolların köpürmesi de bunun yüzünden olacak.
Dilerim; bugüne kadar genelde olduğu gibi, çözüm yerine bu sorunları bile unutturacak yeni sorunlar ile karşılaşmayız!
Hep sevgi ile kalın.
Murat Sevgi
ÇKK Çevre ve S.Ç.Grubu Başkanı
Trakya Platformu Yürütme Kurulu Üyesi
