|
Çorlu´da Sivil Toplum Kuruluşları Platformu; Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un İslam’ı ve Hz. Muhammed’i hedef alan karikatürleri savunan sözlerini protesto etti.
Çorlu Cumhuriyet Meydanı Süleymaniye Cami önünde İkindi namazına müteakip basın açıklaması yapan STK Platformu üyeleri, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron´u protesto etti.
Çorlu STK Platformu üyeleri adına yapılan basın Açıklamasını Eğitim-Bir-Sen Çorlu Şube Başkanı Bülent Kaya yaptı.
Basın açıklaması tekbir sesleri ile kesilirken, kalabalık bir gurup ´´Makron Şaşırma Sabrımızı Taşırma´´ sloganları attı. Yapılan basın açıklaması şöyle;
Biz insanız, elbette insan onurunu savunacağız.
Biz insanız, en kesin şekilde söylüyorum ki inancımızı ve değerlerimizi koruyacağız.
İnanca ve değerlere savaş açanlara, kutsallarımıza hakaret edenlere karşı dayanışmayı güçlendireceğiz ve birlikte mücadele edeceğiz.
Tam da bu noktada belirtmek isteriz ki; Emmanuel Macron ve diğerlerinin aslında neyi gizlediğin, kimi kolladığının iyi bilinmesi gerekiyor.
Dünya’nın imkânlarını, insanların inançlarını çalanlar yani Macron gibiler, inanca ve kutsallara hakaretle yenilgilerini gizlemeye, yok oluşlarını geciktirmeye, kirli düzenlerini devam ettirmeye yönelik tetikçi konumlarını devam ettiriyorlar.
Bizim gözümüzde Macron ve benzerleri emperyalistlerin amelesi, kapitalistlerin, finans baronlarının hademesidir.
Güzel ahlak için gönderilmiş Hz. Resulü hakaretlerine konu eden zihniyet, dünya üzerinden silinmeye mahkûmdur.
Değerli dostlar…
Biz buradan bir konunun altını kalın çizgiyle çizmek istiyoruz…
Bütün dünya duysun ki; bizim için Hz. İsa da Hz. Musa da hülasa, Hz. Adem’den Hatemül Enbiya Hz. Muhammed’e bütün peygamberler kutsaldır, haktır, sataşmadan dahi muaftır. Çünkü onlar, insana onuru ikram, insanlığa felahı imkân haline getirmek için yaşadılar, yaşattılar ve hakikati, doğruyu yaydılar.
Dolayısıyla biz, neye inandığına bakmaksınız, yüce Allah’ın yarattığı bütün insanları “yaradılanı sev yaradandan ötürü” düsturuyla sever, hakikatin ışığı sönmesin, refah sömürülmesin, felah engellenmesin diyerek de hilkati garibenin yani Macron gibilerin karşısından mücadele etmeyi hem düstur hem onur sayarız.
Evet, emperyalist stratejilerden tevarüs ettirdikleri taktiklerle sinir uçlarına dönük tehdit üretiyorlar bugün.
Bu tezgâh temelde, İslam’ı ya da insanı önemsemeyen, hayatı dünyayı ve iktisadı kendi tekelinde gören emperyalist tapınağın, kapitalist şövalyelerinin unvanlarını, imkânlarını ve düzenlerini kaybetmeme feryadından başka bir şey değildir.
Aslında yaşanan bir yok oluş cinnetidir.
Ve görünen o ki, Macron, mazlumların kanı ile semirmiş emperyalist coğrafyanın, en zayıf ülkesinin lideri olması bakımından beyhude terör çığlıkları atmaktadır. Zira virüs Fransa’yı esir almıştır.
Yıkılan ve yok olan sömürü ve onu var eden düzendir.
İcra ve inşa edecek olansa inanan özgür insanın iradesi ve adil dünya düzeni mücadelesidir. Ve beklenen şudur ki, sefer insana mahsus, zafer imana dairdir.
Uyanan bu dünyayı selamlarken, gönlümüzce rahmet peygamberine salavat getiriyor ve bütün benliğimizle, bütün güzel sözlerin insicamıyla sesleniyoruz:
Ya Muhammed seni seviyoruz.
|
|